Affedilmek zor mu, cezalandırılıyor muyum?

Tarih: 19.12.2023 - 08:13 | Güncelleme:

Soru Detayı

- İç huzurum yok yaşama sevincim yok, çok kötü hissediyorum bana ne önerirsiniz?
- İnsanın işlediği büyük küçük günahlar neden gözünün önünden gitmez, tövbe etmesine rağmen neden hatırlar, en ufak detayına kadar hatırlamak ya da acaba bunu da yaptım mı yapmadım mı diye sürekli kendini muhasebe etmek durumundayım, acaba şu günahı işledim mi ya da işlemedim mi şeklinde sürekli düşünüyorum, şüphe içindeyim sürekli bununla ilgili, üniversite öğrencisiyim, düşünmekten derslerime bile odaklanmıyorum, sen nasıl insansın bunu da yapmış olamazsın şeklinde düşünüyorum.
- Hala da günah isliyorum farklı farklı, nasıl gidecek bu hayat diye zor yaşıyorum?
- Diğer insanlarla karşılaştırıyorum sürekli bak onlar sen gibi şeyler yapmamıştır, diye düşünüp kendimden nefret ediyorum.
- Bunu Allah bilir ama böyle düşünceler geliyor aklıma ve çok aşağılık hissediyorum kendimi, bir işe başlayacakken veya bir şeye heves edecekken sen böyle böylesin deyip hevesim kırılıyor. Senin gibi bir insan böyle işlere layık değil deyip bırakıyorum.
- Bazen intihar tarzı düşünceler geliyor. Mutluluğu hak etmiyorum gibi hisler oluyor ne demek istersiniz?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

İlk cümlenizdeki ifadelerinizden biraz depresyona benzer bir ruh hâli içinde olduğunuz anlaşılıyor. Ne zamandan beri bu ruh hâlini taşıdığınızı bilmiyoruz, ancak altı ayı geçiyorsa mutlaka dindar bir ruh sağlığı hekimine görünmenizde fayda var. Çünkü depresyona giren kişiler, o süre içinde kendilerini, dünyayı ve hayatı olumsuz algılar ve öyle de yorumlarlar. Sizin de yaşama sevincinizin azalmasının nedeni de muhtemelen budur. Bu durum uzun bir süre devam ederse, yaşama motivasyonu ve heyecanı kaybolur.

Günahlar konusunda hassasiyetiniz elbette takdire şayandır, ancak içinde bulunduğunuz depresif ruh hâlinden dolayı, bunun sizde bir takıntı hâline geldiğini zannediyoruz. Hassas bir kişilik yapınızın da olması bu takıntıyı vesveseye ve ileri derecede şüpheye çevirmiş gözüküyor. Çünkü günahın ayrıntısını düşünmek bir yana, yapmadıklarınız konusunda da şüpheye düşmüşsünüz.

Size öncelikli tavsiyemiz, insan olarak yanlış, günah veya incitici bir şey yapmış olsak da yaptığımızı geri alamayacağımızı ve geçmişi değiştiremeyeceğinizi kabul etmek zorundayız.

Mümine düşen şey, geçmiş günahlara takılıp kalmak değil, bundan ders alıp tövbe ederek daha büyük bir dikkatle yola devam etmektir. Çünkü bazı günahlara yapılan tövbeler, bazı hatalardan çıkarılan dersler kişiyi manen de maddeten de daha olgunlaştırır, kâmil yapar.

Bunun dışında ayrıca bilmemiz gereken şey, peygamberler hariç her müminin duygularına mağlup olup günaha girebilmesidir.

Bundan dolayıdır ki, İslamiyet’te her gün sık sık tövbe ve istiğfar emredilmiştir. Yani günahlara girmek imansızlıktan değil, mantık ve aklı dinlemeyen duyguların galeyana gelmesi sonucudur. Mümin, elbette ki duygularını kontrol altına almakla yükümlüdür, ancak yine de günaha girerse, yine imanının gereği olarak tövbe ve istiğfar eder. Bu da onun imanının güçlü olduğunu, Allah’tan korktuğunu gösterir ki, imanın büyük bir derecesinin işaretidir.

Bu konuda Peygamberimiz (asm) “Her hastalığın bir ilacı vardır. Günahın ilacı ise istiğfardır.” (Münavi, Feyzü'l-kadir, 5/361) ve “İnsanlar hata işlerler, hata işleyenlerin en hayırlısı tövbe ve istiğfar edenlerdir.” (İbn Mâce, Zühd, 30) buyurmuşlardır.

Bu çerçeveden baktığımızda sizin imanınızın da güçlü olduğunu, Allah’tan korktuğunuzu ve tövbe ettiğinizi görmekteyiz.

Size düşen şey, bu şuuru ve imanı size veren Allah’a şükretmek, gurura kapılmadan günahlarınızın af olacağını ümit etmektir. Gerisi için ise bir mümine yakışan, Allah’ın rahmetine itimat etmesidir.

Günahlardan sonra yapılacak şey tövbenin yanında hayra ve güzelliğe hizmet etmek, aklını ve kalbini daha fazla ibadet ve zikirle meşgul etmektir.

Bu çerçevede Peygamberimiz (asm) şöyle buyurmuşlardır:

“Yaptığın bir kötülüğün ve işlediğin bir günahın arkasından hemen tövbe et ve bir iyilik yap ki o günahın tesirini ve zararını izale etsin! Hem her taş ve ağacın altında Allah’ı zikret ki orası nurlansın.” (Beyhakî, Şuabu’l-iman, 2/78)

Görüldüğü gibi, Peygamberimiz (asm) de her insanın hata işleyebileceğini belirtmekte, Allah’ın rahmetine güvenip tövbe etmeye teşvik etmektedir. Bunun yanında ayrıca iyiliklerle, ibadetlerle kalbi temizlemeyi emretmektedir.

Tüm bunlara rağmen sürekli günah ve suçluluk psikolojisi içinde yaşamak, Allah’ın sizi affetmediğini düşünmek onun rahmetini itham etmektir ki, bu da en az işlediğiniz günah kadar bir günahtır.

Sebep olduğunuzu düşündüğünüz bir günaha duyulan suçluluk duygunuz ve bu çerçevede yaşadığımız mutsuzlukların çoğu Allah’ın sizi affetmeyeceğinden dolayı değil, kendi olumsuz bakış açılarınız ve düşüncelerinizden kaynaklanmaktadır.

Günahınızı sık sık hatırlamanızın ve huzursuz olmanızın nedeni de yine gerçekle örtüşmeyen bu düşüncenizin sonucudur. Bakış açınızı değiştirirseniz, inşallah o sıkıntıdan da kurtulursunuz

Bunun yanında psikoloji ilmi der ki bir şeyi unutmak için kendinizi zorlarsanız, tam tersi bir durum olur. Yani onu unutmanız zorlaşır. Çünkü duyguları ve/veya düşünceleri bastırmaya çalışmak ya da reddetmek, aslında kişiyi onlara karşı daha savunmasız kılar. Onun için size tavsiyemiz geçmiş günahınızı unutmamak için bir gayret içinde olmayın.

Şayet günahınızla ilgili düşünceler gayriihtiyarı olarak aklınıza gelirse, o anda dikkatinizi başka bir şeye çevirebilirsiniz. Başka bir nesne, düşünce veya duygu ile meşgul olabilirseniz zamanla artık rahatsız edici düşünceler aklınıza gelmez inşallah.

Geçmiş günahınızı düşünüp kendinizden nefret etmeniz veya kendinizi aşağılık hissetmeniz de yine dini açıdan doğru olmayıp şeytanın bir desisedir. Çünkü Yüce Allah Kuran-ı Kerimde şöyle buyuruyor:

“Allah tövbe edip hayırlı ve salih amel işleyenlerin günahlarını sevaba çevirir. Allah çok affedici ve çok merhametlidir.” (Furkan, 25/70)

Bu ayette yüce Allah insanı günaha götüren kabiliyetlerin tövbe ve ıslah ile iyiye çevrilmesi hâlinde bu defa sevaba ve hayra sebep olacağını ifade ediyor.

Bu konuda aklınıza sizi rahatsız edecek olumsuz düşünceler geldiğinde, meallerini verdiğimiz hadisleri ve ayetleri düşünmeniz ve günahlarınızın artık sevaba çevrildiğine inanmanız sizi bu sıkıntılardan inşallah kurtaracaktır.

Günahınızdan sonra ciddi tövbe ettiğiniz ve Allah’tan korkup onunun rahmetine sığındığınız için sizi tebrik ederiz.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 100+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun