İstihale (hâl değişme, kimyasal değişim) ile necis şeyler temiz olur mu?

Tarih: 21.08.2009 - 00:00 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Hâl Değişme (İstihale) Yolu ile Temizleme:

Pis olan bir madde, temiz olan bir madde haline dönüşürse temiz olur. Örnek: Bir merkep veya bir domuz, diri veya ölü olarak tuzlaya düşüp de tuz haline gelse temiz sayılır.

Yine bir yığın gübre toprak kesilse, tezek yanıp kül olsa, şarap sirkeye dönse, misk ahusunun kanı miske dönse bunlar temizlenmiş olurlar. Pis bir toprak altüst edilmekle, pis bir zeytinyağı sabun haline getirilmekle temizlenmiş olur.

Bir şıra veya şarap, içine herhangi bir pislik düşüp dağıldıktan sonra sirke yapılmakla temizlenmiş olmaz. Bunların içine fare düşmesi de aynıdır.

Yine pis olan bir süt peynir yapılmakla veya pis bir buğday öğütülmekle veya unundan ekmek yapmakla, pis bir susamdan yağ çıkarılmakla temiz olmaz. Çünkü bunlarda hâl değişikliği yoktur.

Necis kabul edilen bir madde kimyasal değişime uğrayarak temizlenebilir mi? Şarap, içine katılan bir maddeden dolayı, sirkeye dönüşürse kullanılabilir mi?

Yeni bir küp ya da benzeri bir kaptaki şarap sirkeleşirse, müctehid imamların ittifakıyla temizlenmiş olur. Çünkü burada kimyasal anlamda, bir değişim vardır. Şarap ile yoğrulan hamur, yıkamakla temizlenmez, ama üzerine sirke dökmek suretiyle şarabın eseri giderilirse, temizlenmiş olur. (Fetâvâ-yi Hindiyye, 1/44)

Şarap içine ekmek konulduktan sonra o şarap sirkeye dönüşürse, sahih kavle göre şarap da ekmek de temiz olur; şu şartla ki, ekmekte şarap kokusu kalmamış olacak. Şaraba konulan soğan ve benzeri maddelerin durumu da böyledir. (Fetâvâ-yi Kadıhan - Fetâvâ-yi Hindiyye.)

Şarap suya ya da su şaraba karıştıktan sonra sirkeye dönüşürse, sahih kavle göre temiz olur.

Şaraba düşen fare, şişip dağılmadan çıkarıldıktan sonra o şarap sirkeye dönüşürse, o sirkeyi yemekte bir sakınca görülmemişse de sirkeye karışan veba ya da bulaşıcı hastalık yapan herhangi bir mikrobun sirkeyle yok olup olmadığını dikkate almak gerekir. Çünkü müctehid imamlar devrinde ne laboratuvar ne de kimyevî tahliller vardı. İçtihadın bu konudaki temel dayanağı, şarabın sirkeye dönüşmesiyle bütün özelliklerini kaybettiği ve içine düşen fareden ona bulaşan şeylerin de bu nedenle yok olduğudur.

O halde içtihadın bu konudaki ana kaidesinin ışığı altında şaraba bulaşan mikrop ve benzeri zararlı şeylerin, sirkeye dönüşmesiyle yok olup olmadığını araştırmak gerekir. Şayet fareden bir veba mikrobu şaraba bulaşmışsa, sirkeye dönüşmesiyle bu mikrobun imhaya uğrayacağını sanmıyorum. Bu bakımdan bu tür maddeleri kullanmadan önce gerekli tahlili yaptırmak hem dinimizin ana kaidesine, hem de müctehid imamların ictihad esaslarına uymamızı sağlar. Ama şaraba düşen fare şişip dağılmaya yüz tuttuktan sonra çıkarılır ve o şarap sirkeye dönüşürse, sözü edilen sirkenin yenilmesi helâl olmaz.

Bunun gibi köpek dilini şaraba dokundurarak salyasını kabın içine akıtırsa, o şarap bilahare sirkeye dönüşse bile yenmesi haramdır. Çünkü köpek salyası sirkeleşmez. (Fetâvâ-yi Kadıhan - Fetâvâ-yi Hindiyye.)

Gerçi köpek salyasının şarapla birlikte sirkeleşip sirkeleşmemesi kanaatimce bir laboratuvar konusudur. Ancak ne var ki kuduz virüsünün bulaşma tehlikesi her zaman mevcuttur. Bu nedenle müçtehidin içtihadını bu açıdan değerlendirip sözü edilen sirkenin yenilmesinin kesin olarak haram olduğunu söylemek en isabetli yoldur.

Şaraba karışan idrar da böyledir. Yani o şarap sirkeye dönüşse yine de helâl olmaz. (El-Hulasa - Fetâvâ-yi Hindiyye.)

Necis olan bir sirkeyi şaraba karıştırdıktan sonra o şarap da sirkeleşirse yine helâl olmaz. Çünkü içindeki necis yok olmaz.

Tuzlaya düşüp ölen domuz, eşek ve benzeri bir hayvan zamanla tuzun etkisiyle çürüyüp tuzlaşırsa, tuzla veya tuzlaya düşen necis hayvan temiz kabul edilir mi?

İnsan vücudu için çok önemli ve yararlı olan sodyum  klorür -mutfak tuzu, yemek tuzu, sofra tuzu adıyla anılan bu madde- daha çok tuzlalarda elde edilir. Gerçi hidrojen klorür kadar çürütücü kuvvetli bir asit taşımıyorsa da genellikle dokunduğu yumuşak sulu maddeleri zamanla çürütüp kendine çevirir.

O halde tuzlaya düşüp ölen domuz, eşek ve benzeri bir hayvan zamanla tuzun etkisiyle çürüyüp tuzlaşınca, İmam Ebû Hanîfe ile İmam Muhammed'e göre hem bulunduğu yerin tuzu, hem onların kendisi temizdir. Ebû Yusuf bu görüşe muhalefet etmiştir.

Bu konuda da farklı iki ictihaddan hangisiyle amel etmenin daha doğru olduğunu tespit için, kimyasal bir tahlile ve yetkili bir kimyacının görüşüne ihtiyaç vardır.

Necis bir yağı sabun imalatında kullanmak caiz midir?

Genellikle bunun caiz olduğuna fetva verilmiş ve neden olarak da necis maddenin değişimine uğrayarak özelliğini kaybetmesi gösterilmiştir. Kimya bakımından, sabun, yağ asitlerinin ya sodyum ya da potasyum tuzlarından meydana gelen bileşiklerdir. Demir kazanlarda ısıtma buharla olur. Bu durumda yağda bulunan serbest asitler kolayca sabunlaşarak bütün kütle içinde dağılırlar. Bazen de yağ asitleri özel kaplarda kaynatılan soda içine katılarak sabunlaştırır.

Ayrıca içine antiseptik bir ilaç katılan sabunlar mikrop öldürücü bir özellik taşır.

Durum bu olunca, yüksek derecede buharla kaynamada ve yağdaki asitlerin sabunlaşmasıyla yağ eski özelliğini kaybetmiş sayılır. Elde edilen sabun sadece temiz ve temizleyici olmakla kalmaz, aynı zamanda necaseti de iyice temizleyen bir madde olarak bilinir. Hele içine antiseptik bir ilaç katılmışsa, mikropları da öldürücü bir özellik taşır.

Tezek yakılıp kül haline geldiğinde temiz olur mu?

Tezek ve benzeri necis sayılan şeyler ateşe atılıp yakılarak kül haline gelirse, temizlenmiş sayılır. İmam Muhammed'in görüşü bu doğrultudadır ve fetva da ona göredir. (El-Hulasa - Bahrirâik - Fetâvâ-yi Hindiyye.)

Boğazlanan hayvan kellesi, üzerindeki kan ile birlikte ateşe tutulup üzerindeki kılları yakılınca bu arada mevcut kan da yanarak özelliğini kaybediyorsa, o takdirde kelle temizlenmiş sayılır.

Bunun gibi içine necaset karışmış bulunan bir çamurdan imal edilen küp, testi, çanak ve benzeri toprak kaplar, pişirilince temizlenmiş sayılır. (El-Muhit / Serahsi Kadiyüddin; bk. Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi: 1/129-131)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun