Tekvir suresinin 2. ayetinde geçen "Yıldızlar döküldüğünde" ifadesini nasıl anlamalıyız?

Tarih: 07.02.2011 - 00:00 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Tekvir suresinin, 1-14 ayetlerinin meali şöyledir:

"1. Güneş dürülüp karardığında,
2. Yıldızlar dökülüp söndüğünde,
3. Dağlar sökülüp yürütüldüğünde,
4. Doğu­racak develer başıboş bırakıldığında,
5. Yabani hayvanlar toplanıp bir araya getirildiğinde,
6. Denizler kaynatıldığında,"

"7. Nefisler amelleriyle birleştirilip şekillendirildiğinde,
8-9. Diri diri gömülen kıza, hangi suçundan dolayı öldü­rüldüğü sorulduğunda;
10. Defterler ortaya serildiğinde,
11. Gökyüzü sıyrılıp açıldığında,
12. Cehennem ateşi harlatıldığında,
13. Cennet yaklaştırıldığında,"

"14. Kişi neler yaptığını öğrenmiş olacaktır."

İlgili Ayetlerin Açıklaması:

Allah Teâlâ kıyamet gününün nasıl dehşet verici bir gün olduğunu ifa­de etmek ve insanları böylesine dehşetli bir gün için hazırlık yapmaya teşvik için, altısı kıyametin başlangıcından hesap zamanına kadar, altısı da hesabın başlamasından itibaren olmak üzere on iki olay anlatılmaktadır.

Güneşin dürülüp kararması: Bundan maksat ya güneşin ışığının sönmesi veya kütlesinin tamamen dağılması, bildiğimiz formunu ve işlevini kaybetmesidir.

Yıldızların dökülüp sönmesi: Güneş ışığının sönmesi, bir kısmı parlaklığı­nı güneşten alan diğer yıldızların da söneceğine işaret eder. Ayrıca kıyametin kopmasıyla kozmik sistem bozulunca yıldızların da birbirine çarpmak, yörüngelerin­den kaymak, çekimden kurtulmak gibi gelişmelerle mevcut düzen ve işlevlerini kaybedecekleri, uzay boşluğuna saçılacakları da düşünülebilir. (İbn Âşür, XXX, 141-142; ayrıca bk. İnfıtâr 82/2)

Dağların sökülüp yürütülmesi: Bu ise yerkürede meydana gelecek olan şiddetli sarsıntı neticesinde, dağların parçalanması ve yerlerinden kopup dağılması anlamına gelir. (bk. Kehf 18/47; Nebe 78/20; Müzzemmil 73/14) Yerküredeki canlı ve bitkilerin hayat kaynağı olan güneşin yok olmasıyla, zaten burada da ha­yatın devam etmesi mümkün değildir. (bk. Diyanet Tefsiri, Kur’an Yolu:V/488.)

İlgili Hadisler:

"Kim kıyamet gününü gözleriyle bakıp görmek istiyorsa, Tekvîr, İnfitar ve İnşikak sûrelerini okusun." (Tirmizi, Tefsir : 81- Ahmed : 2/27, 36, 100-5/452)

"Güneş ile ay kıyamet gününde kararıp sarık sarılırcasına dürülürler." (Buhari, Bed'-i halk : 4)

Resûlüllah (asm) Efendimiz'in buyurduğu gibi, Tekvîr Sûresi olduğu gibi kıyameti tasvir etmektedir. Öyle ki, kıyamet olayı meydana gelince kâinatın mevcut düzeninin alt-üst olacağı, dengenin bozulacağı ve Allah'ın dilediği dışında bütün canlıların öleceği açıklanarak, o günün ne kadar korkunç olduğunu anlamamız kolaylaştırılmaktadır. Aynı zamanda her safha üzerinde iyice düşünüp bazı sonuçlar çıkarmamız ilham edilmekte ve böylece bu olay hakkında bir takım ana fikirler verilmektedir:

Güneş kararıp dürüldüğünde:

Güneşin kararıp dürülmesi «tekvîr» kökünden türetilen «küvvirat» fii­liyle ifade edilmektedir. Bu tabir daha çok fese tülbentin sarılması veya doğrudan bir tülbentin başa, sargı bezinin yaralı organa sarılması hakkın­da kullanıldığı gibi, eşyayı toplayıp biraraya getirmek mânasında da kul­lanıldığı vâkidir.

Kıyamet olayında güneşin sarık misali sarılıp dürülmesi, taşıdığı gaz­ların özelliklerini kaybedip bir anda kararmaya yüz tutarak birbirine kat kat sıkışıp katılaşması demek olabilir.

Böylece güneşin bir gün bütün enerji kaynağının tükenip söneceği hak­kında araştırıcılara ip ucu verilmekte ve aynı zamanda mevcut düzenin bo­zulmasının çok müthiş olacağı işlenmektedir.

Yıldızlar parçalanıp döküldüğünde:

Burada «inkidar» kökünden gelen «inkedera» fiili kullanılmıştır. Bu da­ha çok bulanmak, kararıp parçalanmak, dağılıp toz haline gelmek, dökü­lüp yayılmak mânalarına delâlet eder. Güneşin kararmasıyla birlikte yıl­dızlar belirsiz hale gelecek ve aralarındaki denge bozulacak; o yüzden çarpışma, parçalanma ve dökülme olayları birbirini izleyecek.

Böylece kıyamet olayında sadece güneş sistemi değil, diğer bütün sistemlerin -bazı istisnalarla- bozulup dağılacağı kesinlik arzetmektedir. Zi­ra kâinatta nasıl her sistem belli bir denge ve düzende tutulmuş ve her sistemde yer alan gezegen ve yıldızlar arasında nasıl denge bağları mevcutsa, sistemler arasında da aynı şey söz konusudur. Öyle ki, bir sistemin bozulmasıyla sistemler arasında zincirleme bozulmalar meydana gelecek ve yeni düzen kuruluncaya kadar birçok korkunç olaylar birbirini izleye­cektir. (bk. Celal Yıldırım, İlmin Işığında Asrın Kur’an Tefsiri, Anadolu Yayınları: 13/6616.)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun