Kadınların araba kullanmasının dinen bir sakıncası var mıdır?

Tarih: 26.05.2011 - 00:00 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Bugün yaşanan hayata baktığımızda günün yaygın anlayışı diyor ki: "Hanımlar araba gibi bir nimetten istifade etmeli, mahrum kalmamalıdırlar." Öyle olunca bizim içinde yaşadığımız asrın verdiği bu hükme pek itirazımız olmaz. Peşin bir hükümle. kadının araba kullanmasına yasak gözüyle bakamayız.

Biz bu olaya ancak, araba kullanacak hanımın yol emniyetinin olup olmaması açısından bakar, asayiş bakımından inceleme gereği duyarız.

Şayet hanımın araba kullandığı şehir içinde emniyeti varsa, şaibeli durumlara maruz kalmayacağı yaşanan günlük hayattan anlaşılıyorsa mesele yoktur. Hanım neden araba kullanamasın şehir içinde?..

Kadının şehir içinde araba kullanmasında mahzur olmayacağını ifade etmekte tereddüt etmeyen bugünün fıkıh yazarları, şehirler arası yolculukta aynı cesareti gösterememekte, yol emniyetinin olmayacağı tenha yerlerde maruz kalabileceği muhtemel şaibeli durumları hesaba katarak: “Yanında mahremi olmayan hanım, şehirler arası yolculuklarda tek başına araba kullanmamaya dikkat etmelidir!” demekteler.

Aslında mesele, fıkıhçıların konusu olmaktan ziyade, yol emniyetinin olup olmamasıyla ilgili bir asayiş meselesi olarak da görünmektedir.

Arabasıyla tek başına şehirler arası yolculuk yapan bir hanımın, yol boyunca emniyeti ne durumdadır? Yolun tenha bir yerinde meydana gelebilecek bir arıza, kaza veya herhangi bir duraklama durumunda, ne gibi durumlarla karşılaşabilir?

"Hiçbir emniyetsizlik olmaz, ülkemizde namus emniyeti her yerde olanca garantisiyle mevcuttur, şehir içi şehir dışı hiç fark etmiyor!..” diyorsanız, kendiniz için geçerli cevabı kendiniz vermiş oluyorsunuz. Bunu diyemiyor da:

“Ne olacağı pek belli olmaz, her türlü şaibeli durumlarla karşılaşması beklenebilir.” diye endişe ediyorsanız, geçerli cevabı yine kendiniz vermiş oluyorsunuz. Yahut da "Emin olunan yollar var, olunmayan yollar var..." diyerek Avrupa, Asya memleketleri ayrımı da yapabilirsiniz. Almanya’da şehirler arası yol emniyeti mevcuttur, bile diyebilirsiniz.

Konuyu neden yol emniyetiyle bu kadar ilgili görüyorum? Onu da arz edeyim izninizle:

Efendimiz (sav) Hazretleri Mekke’de Müslümanların maruz kaldıkları can, mal, namus emniyetsizliklerinden şikayet edip ümitsizleştikleri sırada, şu mealde bir gelecek açıklamasında bulunarak Hz. Adiy'e hitaben buyurmuş:

"Eğer ömrün uzun olursa, devesine binmiş bir kadın yolcunun, Allah'tan başka hiçbir kimseden korkusu olmaksızın Hîre'den kalkıp, Kâbe'yi tavaf etmek üzere yolculuk edeceğini kesin olarak göreceksin!”

Hz. Adiy de, "Ben Hîre'den yalnız başına yola çıkan bir kadının Allah'tan başka korkacağı bir şey olmaksızın gelip Kâbe'yi tavaf ettiğini gördüm.” demiştir. (bk. Buhârî, Menakıb, 25)

Demek ki, yol emniyetinin sağlandığı zaman ve mekanlarda bir kadın tek başına devesine, yani arabasına binerek uzaklardan yola çıkabilecek, hedefine varıp işini gördükten sonra da tekrar arabasına binerek evine dönebilecektir. Bu sırada yolda öylesine emniyet ve asayiş söz konusu olacak ki, bu kadın vahşi bir hayvan saldırısı ihtimali dışında herhangi bir şeyden korkup da emniyetsizlik hissetmeyecektir.

Demek bizim görevimiz, saadet asrında sağlanmış olan bu yol emniyet ve asayişini bugün de sağlamaktır. Şimdi burada soru şudur:

"Biz bugün bu emniyeti sağlayabilmiş miyiz? Yanında mahremi olmadan şehirler arası araba kullanan hanımın böylesine bir emniyeti söz konusu mudur?"

"Evetse, evet!.. Hayırsa, hayır!.."

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

Yorumlar

nurlar

Allah c.c razi olsun. Kadinlari cok endiselendiren bir konuydu bu gercekten.

Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
ao76

Teşekkürler.

Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun