EL-VÂHİD (EL-EHAD)

Tarih: 23.09.2006 - 00:00 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Vahid: “Kemâl sıfatları bütün eşyayı kuşatan,
eşi ve benzeri olmayan, bölünmez ve parçalanmaz tek zât.”

“Sıfatlarında şeriki olmayan.”

Ehad: “Bütün noksan sıfatlardan münezzeh olan yegâne zât”
“Zâtında şeriki olmayan.”

“Sizin ilâhınız tek bir ilâhtır; O’ndan başka ilâh yoktur.” (Bakara Sûresi, 2/163)

Vahid ve Ehad isimlerinin her ikisi de Allah’ın birliğini ifade ederler.

Hatibî, bu iki isim arasındaki ince farkı şöyle ortaya koyar:

“Ehadiyet zâtın birliğidir, Vahidiyet ise sıfatta ortaklığı red içindir.”

Nur Külliyatı'nda da Vahidiyet ve Ehadiyet için şu izah getirilir:

“Vahidiyet ise, bütün o mevcudat birinindir ve birine bakar ve birinin icadıdır demektir. Ehadiyet ise herşeyde Hâlık-ı Külli Şey’in ekser esmâsı tecelli ediyor demektir.” (Nursî, Mektubat, s. 229.)

Allah, Vahid’dir, birdir. Sıfatları bütün mahlukatı kuşatmıştır. Nihayetsiz kudret, sonsuz ilim, mutlak irade... ancak O Vahid’e mahsustur.

Allah, Ehad’dir, birdir. Mahlukatın zâtlarındaki bütün noksanlıklardan, sıfatlarındaki bütün eksikliklerden, fiillerindeki bütün acizliklerden münezzeh olan ve onların hiçbirine benzemeyen yegâne bir, tek bir, benzersiz, eşsiz bir ancak O’dur.

Allah, Vahid’dir. O’nun kemâl sıfatları bütün eşyayı kaplamış, kuşatmıştır.

Bütün âlemlerde faaliyet gösteren tek kudret O’nun, her şeyde tecelli eden tek ilim O’nun. Semadaki bütün yıldızlar da, dünyadaki bütün insanlar, hayvanlar, bitkiler de O’nun. Denizler, nehirler, ovalar O’nun. Cinler, ruhaniler, melekler O’nun...

Ve Allah Ehad’dir, zâtı birdir. Her mahlukuna müstakil bir zât ve ona mahsus sıfatlar takmış ve o mahlukunun her ihtiyacını bizzat görmekte ve onda birçok esmâsını tecelli ettirmektedir.

Allah’ın birliğine iman eden bir insanın bu imanını amel âlemine nasıl dökeceği, nasıl bir ruh haleti taşıması gerektiği Nur Külliyatı'ndan Mektubat adlı eserde şöylece nazara verilir:

“Allah birdir. Başka şeylere müracaat edip yorulma, onlara tezellül edip minnet çekme, onlara temelluk edip boyun eğme, onların arkasına düşüp zahmet çekme, onlardan korkup titreme. Çünki Sultan-ı Kâinat birdir, herşeyin anahtarı O’nun yanında, her şeyin dizgini O’nun elindedir; herşey O’nun emriyle halledilir.” (Mektûbat)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun