Kabir hayatıyla ilgili sahih hadis var mı?

Tarih: 10.12.2023 - 20:00 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Kabir hayatıyla ilgili hadisler sahih mi, hadisleri açıklarsanız memnun olurum.
1. "Namaz kılmayanın kabri ateşle dolar. Gece-gündüz onu yakar. Bir tinnin, her namaz vaktinde onu sokar." [Kurretül-uyun]
2. "Dört kişinin, çektikleri şiddetli azaptan dolayı, Cehennemdekiler rahatsız olur. Bunlardan biri, ateşten kapalı bir tabut içinde, biri bağırsaklarını sürür, biri de kan ve irin kusar, öteki ise kendi etini yer. Tabuttaki, borçlu olarak ölmüştür, üzerinde kul borcu vardır. [Geriye mal da bırakmadığı için borcu ödenmemiştir.] Bağırsakları sürünen, idrardan sakınmamıştır. İrin ve kan kusan, müstehcen konuşmuştur. Kendi etini yiyen de gıybet ve kovuculuk etmiştir." [Taberani]
3. "İdrardan sakının! Çünkü kabirde ilk hesap bundan olacaktır." [Taberani]
4. "Bir adam kardeşinin kabrini ziyaret edip yanına oturduğunda o kendisini tanıyarak sevinir. Bu hal kalkıncaya kadar devam eder." [Zebidî, İhtâfu’s-Saâde, XIV, 275]

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Kabir hayatının varlığıyla ilgili ayetler ve sahih hadisler vardır.

"Kabir" kelimesi, ölümle mahşerdeki diriliş arasında insanların yaşayacağı berzah hayatını da ifade eder.

İslam inancına göre ölen kişi, nerede ve hangi durumda bulunursa bulunsun kabir ve berzah âlemi safhasından geçer. İnsanın toprak ve kabirle ilgisi şu ayette vurgulu bir şekilde ifade edilir:

“Sizi topraktan yarattık, yine oraya döndüreceğiz ve bir defa daha sizi oradan çıkaracağız.”(1)

Topraktan yaratılmış olan insanın ölünce yine toprağa gömülmesi Hz. Âdem’in oğlu Kabil’in, öldürdüğü kardeşi Hâbil’i yeri eşeleyen kargadan ilham alarak gömmesiyle başlayan bir uygulama(2) ve bütün peygamberlerin ümmetlerine emrettiği bir görevdir.

Allah’ın ölen insanın kabre konulmasını emretmesi ve onu hayvanlara yem olmaktan kurtarması, insanın değerli bir varlık olduğunun ve kıyametin kopmasından sonra tekrar diriltileceğinin bir işareti sayılır.

Hz. Osman’dan rivayet edilen bir hadiste Resulullah (asm) tarafından “ahiret duraklarının ilki” olarak nitelenen kabir hakkında(3) A. J. Wensinck’in hazırladığı dizinde dokuz sütun tutacak kadar hadis rivayeti mevcut olup(4) bunlar genellikle kabir sorgusu, kabir azabı ve nimeti, mezarlıkların mescid yerine çevrilmemesi, kabir ziyareti, kabirlere saygı gösterip üzerlerine bina inşa edilmemesi gibi konulara dairdir.

Bu nedenle kabir hayatının varlığı ve bu hayatın ya cennet bahçesi ya da cehennem çukuru olması konusu ayet ve sahih hadislerle kesindir, şüphe götürmez bir hakikattir. Bazı rivayetlerin zayıf veya uydurma olması ayetlere ve diğer sahih rivayetlere zarar vermez.

Soruda geçen rivayetlere gelince:

1. Namazı terk eden kimsenin dünyada, kabirde, ahirette azabından söz eden hadis içerisinde sorudaki bilgi de vardır. Ancak İbn Hacer, bu rivayetin uydurma olduğunu bildirmiştir.(5)

2. Bu hadisi Taberani(6) ve başkaları da rivayet etmiştir.

Ancak bunun bazı ravileri hakkında âlimlerin leyh ve aleyhinde farklı yorumlar vardır. Bununla beraber, bu hadisin sahih olmadığını söyleyen bazı âlimlerin yanında sahih olduğunu söyleyen âlimler de vardır. Örneğin;

- Ebu İshak el-Huveyni, İbn Ebi Hatim bu hadisi zayıf saymışlar.(7)

- Heysemi, ravilerinin tevsik edildiğini dolayısıyla sahih olduğunu belirtir.(8)

3. İdrardan sakınmamanın kabir azabına yol açtığına dair hadis, idrarın namaz ibadetine engel olacağından dolayıdır ve sahihtir.(9)

4. Bu hadis rivayetinin de zayıf olduğunu bildiren âlimler vardır.(10)

Ayetlere ve sahih hadislere göre kabir hayatının varlığıyla ilgili detaylı bilgi için tıklayınız:

Kabir hayatı ayetler, hadisler ve icma ile haktır.

Kaynaklar:

1) Tâhâ, 20/55.
2) Maide 5/31.
3) Müsned, I, 63-64.
4) Miftâḥu künûzi’s-sünne, s. 389-392.
5) bk. Lisanu’l-Mizan, 5/296; Fetva’el-lecneti’d-daime, 4/468.
6) Taberani, Kebir, 7/ 7226.
7) bk. Elbani, Daifu’t-terğib, 1/31.
8) bk. Mecmau’zevaid,1/209
9) bk. Buhârî, Vudu, 55; İbn Mâce, Tahâret, 26.
10) bk. İbn Receb el-Hanbeli, Ehvalu’l-Kubur,1/86.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 100+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun