Kadı İyâz'ın İmam Gazzali'nin kitaplarını yaktırdığı doğru mu?

Tarih: 24.11.2014 - 10:48 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Mağrib ve Endülüs’te Murâbıtlar döneminin felsefeye ve -bilhassa selefî anlayış dışı- kelâm konularını içeriyor hükmüyle Kelâm ilmine olan hasımlıklarının tesirini tüm şiddetiyle hisseden Gazâlî ve eserleri olmuştur. Halbuki, Yusuf b. Taşfîn, Tavâif-i Mülûk’un şahsî hesapları uğruna Endülüs’ü Hıristiyanlar karşısında düşürdükleri zilletten kurtarmak amacıyla, bu şehre askerî bir sefer düzenlemek istediğinde, Endülüs ve Maşrık ulemâsından buna dair fetva talebinde bulunmuş, bu yönde müspet fetvâ sahiplerinden biri de Gazâlî olmuştur.(M. Abdullah İnân, Asru’l-Murâbıtîn ve’l-Muvahhidîn fi’l-Endelus, Kahire 1964, I/530-533.; Muhammed b. Câfer Kettânî, “el-Gazâlî ve’l-Mağrib”, s. 702.)

Yusuf b. Taşfîn’in 500/1106’da vefatıyla yerine geçen Ali b. Yusuf b. Taşfîn, çok geçmeden (503/1109’da) siyasî erk üzerinde de çok ciddî nüfuzları bulunan Mâlikî fakihlerinin talebiyle Gazâlî’nin eserlerinin yakılmasını emretmiştir.(Hasan Ali Hasan, el-Hadâratu’l-İslâmiyye fi’l-Mağrib ve’l-Endelus – “Asru’l-Murâbıtîn ve’l-Muvahhidîn”, I. bsk., Mısır 1980, s. 451) Bu noktada ikinci siyâsî fermânı ise, 538/1143 senesinde bu sefer Ali’nin oğlu Taşfîn veriyordu. Hiç şüphesiz ki, bu her iki iradenin de bu yönde tecellisinde dönemin Mâlikî fakihlerinin fetvaları etkili olmuştur. 

İşte Kadı Iyâz’ın da konumu bu yönde önem arzetmektedir. Zira İhyâ’nın yakılmasına dair fetva verdiği iddia olunan fakihlerden birisi de odur. Şurası da bir gerçek ki, Gazâlî’nin eserleri Mağrib ve Endülüs’te taraftar bulmakta pek de zorlanmamıştır. En büyük taraftarı, şüphesiz Murâbıtlar’ın da sonunu hazırlayan Muvahhidler Hareketi olmuştur. Bunun yanında ferdi taraftarları da olmuştur. Ebu’l-Fazl İbnu’n-Nahvî bunlardan biridir. O, hem İhyâ’nın yakılmasına dair fetvanın bâtıl olduğunu ilan etmiş hem de İhyâ’yı otuz cüz olarak istinsah ederek, Ramazan ayı girdiğinde her gün bir cüzünü okumuştur.(Kettânî, “el-Gazâlî ve’l-Mağrib”, s. 708.)

Kadı Iyâz’a gelince, henüz Endülüs’e ilim seyahatine çıkmadan evvel  Mağrib’de İhyâ’yı hocası Ebû Muhammed b. Mansûr ile mütâlâa ederlerken: “Bu kitap ihtisar edilse ve içerisindeki hâlis ilim üzere kısaltılsa faydalı bir kitap olurdu.” (Muhammed Ebû Abdillah, el-Hadâratu’l-İslâmiyye fi’l-Mağrib ve’l-Endelus – “Asru’l-Murâbıtîn ve’l-Muvahhidîn”, I. bsk., Mısır 1980, s. 106-107.) sözü, onun esere karşı mutedil bir bakış açısına sahip olduğunun kanıtı sayılmalıdır. Ne var ki, hocaları arasında da İhyâ’ya karşı acımasız tavır alanlar da yok değildir. Dönemin Kurtuba Kâdi’l-Cemâ’a’sı İbn Hamdîn bunlardandır. Onun İhyâ’ya karşı yazdığı reddiyelerini, Kadı Iyâz Kurtuba’da kendisinden okumuştur. (Kadı İyaz, Ğunye, s. 46.; Ahmed Cemal Umerî,  es-Sîretu’n-Nebeviyye fî Mefhûmi’l-Kâdî Iyâz, I. bsk., Dâru’l-Maârif, 1988 , s. 46.) Yine bir diğer hocası el-Mâzerî, İhyâ’nın meşhur münekkidlerindendir.(Zebîdî, Ebu’l-Feyz Muhammed Murtazâ, İthâfu’s-Sâdeti’l-Muttakîn bi-Şerhi Esrârı İhyâi Ulûmi’d-Dîn, el-Matbaatu’l-Meymeniyye, Mısır 1311/1893, I/28 vd.; Yûsuf Karadavî, el-İmâmu’l-Gazâlî Beyne Mâdihîhi ve Nâkıdîhi, I. bsk., Dâru’l-Vefâu’t-Tıbâ’a ve’n-Neşr, Kahire 1988, s. 119-122.) Bu hocalarından etkilenmiş olması muhtemel ise de İhyâ’nın ihtisarına dair gösterdiği kanaat, bu eserin yakılmasına dair bir fetvanın onun tarafından verilebilmesini güçleştiren en büyük etken olarak kabul edilse gerektir. 

Önemli diğer birkaç hususu ise şöyle ifade edebiliriz: İhyâ’nın ilk yakılma emrinin verildiği esnada, yani 503/1109 tarihinde, o 27 yaşındadır. Mağrib’den henüz çıkmamıştır. İlk kadılık görevi ise 515/1121 senesinde kendisine tevdi edilmiştir. Gazâlî’nin fikirlerini Mağrib’de yaymaya başlayan Muvahhid lider İbn Tûmert de bu tarihlerde doğudan Mağrib’e dönüş yapmıştır. Dolayısıyla Kadı Iyâz’ın asıl kelâmî mânâda muârazası da bundan sonra başlamış olmalıdır. Öyleyse onun, orta yaşlarındayken vukûa gelen bu fetva meselesinde bulunmuş olduğunu söyleyebilmek pek mümkün gözükmemektedir.(el-Beşîr Ali Hamd Turâbî, el-Kâdî Iyâz ve Cuhûduhû fî İlmeyi’l-Hadîs Rivâyeten ve Dirâyeten, I. bsk., Dâru İbn Hazm, Beyrut 1997, s. 113.)

Kaynak:  Murat Gökalp, Kadı İyâz ve Şifâ Adlı Eserinde Peygamber Tasavvuru (Doktora Tezi), Ankara, 2005.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun