Sınav / imtihan, olmazsa olmaz bir gereklilik midir?

Tarih: 13.03.2012 - 04:56 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

- Evvela şunu iyi düşünmek gerekir ki, bu imtihanı yapan Allah, bizi ve her şeyi yaratandır. Her şeyi yaratmak, hem de çok harika bir sanat olarak yaratmak; bütün dengeleri gözeterek yaratmak, sonsuz bir ilim, bir adalet, bir kudret ve bir hikmeti gerektirir. Sonsuz ilim, cahilliğe; sonsuz adalet haksızlığa; sonsuz kudret âcizliğe; sonsuz hikmet ise, başıboşluğa ve lüzumsuzluğa yer vermez. Bu çok basit ama önemli mantıktan hareket edersek, insanoğlu için yapılan imtihan, elbette sonsuz bir ilim, kudret, hikmet ve adaletin tezahürüdür. İki koyunu gütmekten âciz olan  insan oğlunun, sıfatları önsüz ve sonsuz Allah’ın işlerinin bütün hikmetlerini bilmesine elbette imkân yoktur.

O halde, bize düşen Allah’ın bütün işlerinin peşinen adaletli ve hikmetli olduğunu kabul etmek ve kulluk çizgisini aşıp da saygısızlık etmemektir. Sonra bunların hikmetlerini öğrenmek de elbette bir ibadettir...

- Allah, ezeli ilim, hikmet ve iradesiyle şartlarını belirlediği bir imtihan açmıştır. Bu imtihanda başarılı olmak, ilgili şartları yerine getirmekle mümkündür. Bu imtihandan maksat ise, kaliteli insanları tespit etmek ve onları ödüllendirmektir. Bu sebeple, imtihanın gayesi, sayısal çoğunluğu değil, keyfiyetli, kaliteli çoğunluğu ortaya koymaktır. 

- Hiç şüphesiz  âdil olan Allah, kullarına asla zulmetmez. Fakat insanların keyfine göre de hareket etmez. İnsanların çoğunun cehenneme gitmesi doğrudur. Fakat meziyet sayıda değil, kalitedir. Tavuğun altına bırakılan yüz yumurtadan doksan tanesi cılk çıkıp bozulsa bile, on tanesinin kıymetli birer civciv olmalarının hatırı için bu işlemden vazgeçmemek aklın gereğidir. Çünkü, eğer bu yumurtalar kuluçka işlemine tabi tutulmazsa hiçbir civciv söz konusu olmaz. Az bir zarar için pek çok olan bir yarardan vazgeçilmez. On tanenin sağlam çıkması doksan tanenin zararını telafi ettiği gibi, fazladan kârlar da kazandırır.

- Eğer imtihan olmasaydı, başta Hz. Muhammed (asm) olarak peygamberler, evliyalar gibi insanlık semasının yıldızlarının doğması mümkün olamazdı. İmtihanı açmamak suretiyle böyle her biri dünyaya bedel kaliteli insanların ortaya çıkmasına engel olmak hikmete taban tabana zıttır.

- Son olarak, şu uyarıları da eklemenin uygun olacağını düşünüyoruz:

“Ey sersem nefsim! Acaba şu vazife-i ubudiyet neticesiz midir? Ücreti az mıdır ki sana usanç veriyor? Halbuki bir adam sana birkaç para verse veyahut seni korkutsa, akşama kadar seni çalıştırır; ve fütursuz çalışırsın. Acaba bu misafirhane-i dünyada âciz ve fakir kalbine kut ve gınâ; ve elbette bir menzilin olan kabrinde gıda ve ziya; ve herhalde mahkemen olan mahşerde sened ve berat; ve ister istemez üstünden geçilecek Sırat köprüsünde nur ve burak olacak bir namaz neticesiz midir veyahut ücreti az mıdır?"

"Bir adam sana yüz liralık bir hediye vaad etse, yüz gün seni çalıştırır. Hulfü'l-vaad edebilir, o adama itimad edersin, fütursuz işlersin. Acaba hulfü'l-vaad hakkında muhal olan bir Zât, cennet gibi bir ücreti ve saadet-i ebediye gibi bir hediyeyi sana vaad etse, pek az bir zamanda, pek güzel bir vazifede seni istihdam etse; sen hizmet etmezsen veya isteksiz, suhre gibi veya usançla, yarım yamalak hizmetinle Onu vaadinde itham ve hediyesini istihfaf etsen, pek şiddetli bir tedibe ve dehşetli bir tâzibe müstehak olacağını düşünmüyor musun? Dünyada hapsin korkusundan en ağır işlerde fütursuz hizmet ettiğin halde, cehennem gibi bir haps-i ebedînin havfı, en hafif ve lâtif bir hizmet için sana gayret vermiyor mu?” (Nursi, Sözler, Yirmi Birinci Söz, Dördüncü İkaz)

İlave bilgi için tıklayınız:

Sonsuz merhamet sahibi olan Allah, niçin kullarını cennet için sınava tabi tutuyor da direkt cennete koymuyor? ...
Allah insanların nefislerine ve şeytana yenik düşeceğini biliyordu. Neden imtihan ediyor?
İnsana, yaratılmayı ve imtihan olmayı isteyip istemediği sorulur mu?

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun