Öldürme isteğini nasıl yok edebilirim?

Tarih: 19.10.2023 - 09:03 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Bazen çarşıda-caddede yürürken insanları öldürme isteği geliyor sokakta dolaşan herkesi tabancayla taradığımı hayal ediyorum bu şeytandan mı kaynaklı?
- Camiden çıkıyorum beş dakika sonra böyle saçma hayaller geliyor aklıma, sebebi nedir?
- Bu duyguyu nasıl yok edebilirim?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Öncelikle ifade edelim ki, bu tür düşünceler, senin değil şeytanındır, ancak şeytan kendi düşüncelerini senin kalbinden zannetmeni ve rahatsız olmanı ister. Bu nedenle, bu düşüncelerin sana ait olmadığını, sana hiçbir zarar vermediğini bilmen yeterlidir.

Elbette her insanda bir miktar kaygı vardır, hayatın sağlıklı bir şekilde devam etmesi için kaygının olması da gereklidir. Ancak bazı insanlar, diğerlerine göre daha çok kaygılıdır.

Sözlerinizden muhtemelen sizin de normalden biraz daha fazla kaygılı bir yapınızın olduğu anlaşılıyor.

Bu yapıdaki insanlar, zaman zaman bazı konulara takıntılı olurlar. Çünkü bunlar diğerlerine göre daha titiz, kuralcı, ayrıntıcı, mükemmeliyetçi özelliklere sahiptirler. Bu da onları daha hassas yapar.

Bu kişiler, zihnilerine girmesine engel olamadıkları, zihinlerinden uzaklaştıramadıkları düşünce, fikir ve dürtülerden rahatsız olurlar. 

Mesela, temizlik takıntısı, düzen takıntısı, simetri takıntısı, dini içerikli takıntılar, başkalarına zarar verme takıntısı gibi. Aslında kişi bunların mantıksız olduğunu bilir, ama yine de düşünmekten kendini her zaman alamaz.

Bu takıntılar kişinin günlük hayatını etkilemiyorsa, sorun yok, üzerinde çok durulmazsa kısa zamanda kaybolurlar. Ancak hayatını, ruhsal sağlığını, aktivitelerini engelleyecek bir düzeye gelmişse, önlem almakta fayda var.

Bu durumda yapılması gereken en sağlıklı şey, dini bütün uzman bir psikolog veya psikiyatr gibi bir ruh sağlığı uzmanından yardım alınmasıdır.

Sözünü ettiğiniz "öldürme takıntısı" ne sıklıkla aklınıza geliyor ve günlük hayatınızı hangi ölçüde olumsuz etkiliyor bilemiyoruz. Bundan dolayı da sizinle ilgili herhangi bir tespit veya etiketleme yapmamız mümkün değil. Çünkü bunun tespitini ancak sizinle görüşen bir ruh sağlığı uzmanı yapabilir.

Dolayısıyla sizinle ilgili herhangi bir teşhisten yola çıkarak değil, zarar verme takıntısından kurtulma ile ilgili genel bilgi vereceğiz. İnşallah sizin için de faydalı olur: 

Hedef Kaygısını Azaltın

Öncelikli hedef kaygının azaltılması olmalıdır. Bu da düşüncede gerçekleşeceği için sık sık şu gerçeği aklınızdan geçirip rahatlamaya çalışın: Korkuttuğunuz düşüncelerin sizin gerçek düşünceleriniz olmadığına inanın. 

Dolayısıyla rahatsız olduğunuz bu takıntıların sizi istemediğiniz hiçbir şeye yani öldürme vb. eylemine zorlaması mümkün değil. Çünkü birine zarar verme kaygısı olan kişiler, gerçekte hiçbir zaman kimseye zarar vermeyen hatta hayatlarında insan ilişkilerinde hep çok özenli insanlardır.

Bu nedenle de takıntı kendilerini en hassas yerden yani zarar verme üzerinden vurmaktadır.

Kısaca asla “Acaba günün birinde istemeden birisini öldürebilir miyim?” şeklinde bir kuşkunuz olmasın.

Helal Bir Şeyi Yapmaktan Asla Vazgeçmeyin

Rahatsız edici düşüncelerden dolayı, sosyal hayatınızı sınırlamayın, aktivitelerinizden vazgeçmeyin.

Örneğin “öldürürüm” korkusu ile sokağa, topluma çıkmaktan asla çekinmeyin. "Elime bıçak, taş vb. alırsam acaba istemeden birisini öldürmek isteri miyim?" kaygısı ile bu aletleri elinize almaktan kaçınmayın.

Çünkü siz kaçındıkça, belki o an rahatlayacaksınız, ama takıntı daha da derinleşecek ve kısır bir döngüye dönüşecektir. Kaçındıkça, takıntılar artacak, arttıkça daha çok kaçınacaksınız.

Korktuğunuz Şeyin Olmadığını Düşünün

Korkularınızın gerçekleşmediğini sık sık düşünün: Geçmişte ne kadar çok “birisini öldürme” korkusu yaşadığınızı, ama hiçbirinin de gerçek olmadığını düşünün.

Böylece kaygınızın gerçek olmadığı fikrine daha çok inanacaksınız. İnandıkça da sizi artık fazla etkilemeyecektir.

Batırmaya Çalışmayın

“Öldürürüm” şeklindeki korkularınızın aklınıza gelmesini engellemeye, bastırmaya çalışmayın. Bırakın gelsin, ama siz bunların gerçek olmadığını kendinize tekrar edip, üzerinde durmayın. Unutmayın istenmeyen düşüncelerin aklımıza gelmesi elimizde değil, ama onları nasıl kontrol edeceğimiz bize bağlıdır.

Takıntıya Odaklanmayın

Kaygılı insanlar hayatın olumsuz yönlerine daha çok odaklanırlar. Bu da onları hem daha fazla kaygılı yapar hem de sürekli olumsuz düşüncelere yönlendirir.

Bunu değiştirmek için, hayatınızdaki olumlu yönlere odaklanın, güzel şeyleri düşünün. Sahip olduğunuz nimetleri sık sık hatırlayarak şükrünüzü artırın. Bardağın dolu tarafını görmeyi alışkanlık haline getirdiğiniz sürece kaygılarınız azalacaktır.

Korkmayınız ve Umursamayınız

Takıntı ve obsesyonlar köpek gibidir, gözünün içine bakarsanız korktuğunuzu anlar, havlamaya başlar ve güçlenir, ama umursamadan bir işe odaklanıp o yokmuş gibi davrandığınızda susar ve zayıflar.

Kaygılarınız artığında odaklanacak başka düşünceler ve işlere yönelin. Örneğin o an gözleriniz kapatın, çevrenizi düşünün, trafiği dinleyin, yağmuru dinleyin, ezbere bildiğiniz süreleri okuyun, ezberlerinizi tekrar etmeye çalışın.

Takıntı Suç Değil

Başkasına zarar verme takıntısı bazen de yoğun suçluluk duygusu taşıyanlarda görülür.

Geçmişte yaşanan ve kişide travma etkisi bırakan bir hata, günah veya günah algısı kişinin kendisine sürekli ağır bir hata yapacağı duygusu verebilir. Bu hata, günah / suç ile yüzleşmeniz ve kendinizi affetmenizle, kaygınız da azalacaktır.

Faydalı Aktiviteler Yapın

Sosyal ve sportif aktivitelerinizi artırın. Örneğin yürüyüş, koşu, yüzme ve ağırlık gibi çalışmalara zaman ayırın.

Utanmayın, Kaçınmayın

Bu korkunuzu çevrenizle paylaşmaktan utanmayın ve kaçınmayın. Anlatıkça bu düşüncelerin siz için normalleşeceğini göreceksiniz.

Dua Edin

"Şeytandan sana bir vesvese geldiğinde Allah’a sığın. Şüphesiz ki o her şeyi hakkıyla işiten, her şeyi hakkıyla bilendir." (Fussılet, 41/36)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 100+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun