Bazı gıdalarda bulunan E katkı maddeleri haram mı? Bu tür gıdaları güvenle kullanabilir miyiz?

Tarih: 02.03.2007 - 13:56 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Gelatin, sığır, domuz, balık gibi omurgalıların kollageninden elde edilen bir protein ürünüdür. Başlıca hammadde olarak bugün domuz derileri ile sığır kemik ve derileri kullanılmaktadır. Daha çok domuz kökenliler kullanılmaktadır.

Gelatin, ürünlerde jelleştirme, koyulaştırma maddesi olarak kullanılır. Pekçok pastacılık ürünlerinde, yoğurtta, dondurmacılıkta, meyve sularında kullanıldığı gibi ilaç yapımında, kapsül, film tablet yapımında, kozmetik ürünlerinde, fotoğrafçılıkta ve karbonlu kağıt yapımında da kullanılmaktadır.

Eğer, İslâmi usulle kesilmiş sığırın kemik ve derilerinden üretilmişse o zaman gelatin helâl olur. Böylece etikette de helâl gelatin olduğu belirtilmelidir.

Türkiye'deki Müslümanların en büyük zorluğu bu gelatinli ürünlerdir. Üretici ve ithalatçı emin kimseler olmadığı taktirde, haram gelatin her an ürünlerde karşımıza çıkabilmektedir. Müslüman tüketiciler, üreticileri, ithalatçıları ve denetim yapan kamu kurumlarını ciddi bir şekilde ikâz etmek zorundadırlar.

Imam Muhammed'e göre insan ve domuz dışındaki canlıların kemiklerinden herhalükarda ilaç olarak yararlanılabilir. Bazılarına göre de eti yenmeyen hayvanlar ancak şer'î usûlde boğazlanmaları, kemikleri de kuru olması halinde onlardan ilaç yapılabilir. Pis ve haram olduğunda ittifak edilen "hamr" (şarap) zaruret olmadıkça tedavide kullanılamayacağı gibi, saç parlatmada, gargarada ve şırınga olarak (enjektabl) da kullanılamaz.(Ibn Abidin, VI / 6449)

Domuzdan vb. haram şeylerden maddeler ihtiva eden ilaçların terkibini iyi bilmek gerekir. Eğer başkalaşım (istihale = kimyasal tepkime) varsa pisliği gitmiş olacağından kullanılması haram olmaz. Istihale yoksa zaruret bulunmadıkça ya da bazılarına göre kesin çare olduğu, alternatifi de bulunmadığı adil mütehassısı tarafından söylenmedikçe kullanılması haram olur.

Fıkıh kitaplarımızda; hınzırın tuzlada kalıp tuzlaşması, gübrenin toprağa karışıp topraklaşması, tezeğin yanıp kül olması, şarabın sirkeleşmesi, mis ahusunun kanının misk olması, pis olan zeytinyağının sabun yapılması gibi olgular istihaleye örnek olarak gösterilir.(bk. Tahtavî: Ayrıca bk. Mahluf, 11/121, 140; Nemenkânî, el-Fethurrahmânî, 1/63; el-Hattâb, el-Menhel, II/206 Zuhayli, el-Fıkhu'1-İslâmî..)

Mes'elenin ne kadar kompleks ve hassas olduğu da ortada. Bu itibarla ilaç veya yiyecek alanların mes'eleyi bilinçli olarak soruşturması, ilaç yazanların da, alternatifi olmayan haram maddeli ilaçlara alternatif bulma, olanların da alternatifini ve varsa sentetiğini kullanma konularında çok titiz davranması gerekir. Özellikle yurt dışında yaşayan insanımız buna dikkat etmelidir.

Eşyada asıl olan helal olmasıdır; haramlık kesin delille sabit olur. Delil kesin değilse haram olduğu kesin söylenemez. Bu katkı maddesinin kesin haram olduğu bilinmemektedir.

Beraat-i zimmet asıldır. Yani kişinin suçsuzluğu ve mamülün helalliği esastır. Dolayısıyla kişinin suçlu, mamülün de zararlı ve haram olduğu isbat edilinceye kadar temiz kabul edilir. Buna göre bir mamülün haram olduğu isbat edilmedikçe ve özellikle de domuz yağı bulunmadığı üzerinde yazıyorsa, böyle bir mamülü yemek caizdir. Özellikle güvenilir firmaların mallarını kullanmanın bir mahzuru yoktur.

E katkı maddeleri helal olan ürünlerden elde edildiği takdirde haram değildir.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun