Abdest ve namaz tüm günahları giderir mi, bu konudaki hadisleri nasıl anlamak gerekir?

Tarih: 02.08.2006 - 02:42 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Benim işlemediğim günah belki de kalmamıştır. Yani ben beş vakit namazı samimiyetle yerine getirsem, günahlarım beş vakit nehirde yıkanmışım gibi gider mi?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’i şöyle buyururken işittiğini söyledi:

“Ne dersiniz? Birinizin kapısının önünde bir nehir olsa da, o kimse her gün bu nehirde beş defa yıkansa, kirinden bir şey kalır mı?” Sahâbîler:

"O kimsenin kirinden hiçbir şey kalmaz." dediler. Resûl-i Ekrem:

“Beş vakit namaz işte bunun gibidir. Allah beş vakit namazla günahları silip yok eder.” buyurdular. (Buhârî, Mevâkît 6; Müslim, Mesâcid 283)

Evet, insan hakkıyla beş vakit namazını kıldığı zaman, aradaki küçük günahlarının bağışlanacağı bu rivayetten anlaşılıyor. Ancak buna güvenip günahlara girmemelidir. Başka rivayetlerde "dinin samiyet olduğu" ifade edilmektedir. Ayrıca hangi günah işlenirse işlensin tövbe edip onu yapmamak için azmetmelidir. 

Kişi abdest aldığında maddi kirlerden arındığı gibi manevi kir hükmünde olan günahlardan da arınır. Kılınan namaz da buna katkıda bulunur. Kulun tövbe etmesi ise Allah'ın en sevdiği davranışlardandır. Bütün bunları beraberce değerlendirmek ve ona göre davranmak gerekir.

Âl-i İmran sûresinde şu mealdeki bir âyet-i kerime yer almaktadır:

"Yine onlar ki, bir kötülük yaptıklarında, ya da kendilerine zulmettiklerinde Allah'ı hatırlayıp günahlarından dolayı hemen tövbe-istiğfar ederler. Zaten günahları Allah'tan başka kim bağışlayabilir ki! Bir de onlar, işledikleri kötülüklerde, bile bile ısrar etmezler."

"İşte onların mükâfatı, Rableri tarafından bağışlanma ve altlarından ırmaklar akan, içinde ebedî kalacakları cennetlerdir. Böyle amel edenlerin mükâfatı ne güzeldir!"1

Demek ki, bir tövbenin kabul olması, bir günahın affa liyakat kazanması için, hiçbir mazeret yokken o günahta ısrar edilmemesi şartı aranmaktadır.

- Bir insan sadece nefsini yenemediğini, çevresinin nasıl karşılayacağını bahane ederek bir haramı işlemeye devam ederse ne olur?

Bu husustaki bir hadisin meali şöyledir:

"Mü'min bir günah işlediği zaman kalbinde siyah bir nokta belirir. Eğer o günahtan el çeker, Allah'tan günahının affını dilerse, kalbi o siyah noktadan temizlenir. Eğer günaha devam ederse, o siyahlık artar. İşte Kur'ân'da geçen 'günahın kalbi kaplaması' bu manadadır."2

Evet, "Her bir günah içinde küfre gidecek bir yol vardır." sözü mühim bir gerçeği dile getiriyor. Şöyle ki, bir günahı işlemeye devam eden insan zamanla o günaha alışır, terk edemez bir hale gelir. Bu alışkanlık onu gün geçtikçe daha büyük manevî tehlikelere sürükler. Günahın uhrevî bir cezasının olmayacağına inanmaya, hattâ cehennemin bile olmaması gerektiğine kadar gider. Yani kalpte yer tutan o günah tohumu zaman içinde -Allah korusun- yeşillenerek bir zakkum ağacı haline dönüşebilir.3

Böyle bir tehlikeye maruz kalmamak ve şeytanın kinlerine kanmamak için bir an önce tövbeyi icap ettirecek günahı terk ederek insanın kendine çeki düzen vermesi gerekir.

Kaynaklar:

1. Âl-i İmrân, 3/135-136.
2. İbni Mace, Zühd: 29.
3. Lem'alar, s. 7; Mesnevî-i Nuriye, s. 115.

(bk. Mehmet PAKSU, Sünnet ve Aile)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Kategori:
Okunma sayısı : 10.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun