Ramazan-ı şerifin en güzel surette gelip, Allah’ın huzurunda secdeye kapanmasıyla ilgili bir rivayet var mıdır?

Tarih: 21.12.2014 - 14:12 | Güncelleme:

Soru Detayı

“Kıyamet gün Ramazan-ı şerif en güzel surette gelip Allah’ın huzurunda secdeye kapanır. Bu esnada Allahü Teâlâ Ramazan-ı şerife şöyle buyurur:
- Ey Ramazan! Başını kaldır ve söyle ne istiyorsun?
- Ya rabbi! Benim hakkımı gözeten ve bana hürmet edenleri istiyorum. 
- Peki, git senin hakkını veren kimseleri bulup getir.
Bunun üzerine Ramazan-ı şerif ayı onun hakkını verenleri alarak getirir ve Allah’ın huzurunda dururlar. Bu sefer Allahü Teâlâ söyle buyurur
- Ey Ramazan! Ne istiyorsun söyle bakalım! Bunu üzerine Ramazanı şerif şöyle söyler
- İkramını istiyorum ya Rabbi!
Bunu üzerine Allahü Teâlâ onlara ikramlarda bulunur. Sonra Allah’ın izniyle onların her biri günahkârlardan 70 bin kişiye şefaat ederler. Sonra yine Allahü Teâlâ:
- Ey Ramazan ne istiyorsun? Ramazan-ı şerif der ki:
 - Ya rabbi! Bunların her birine binlerce huri vermeni, her bir hurinin yanında binlerce hizmetçi bulunmasını istiyorum. Bunun üzerine Allahü Teâlâ:
- Kabul ettim, der Allahü Teâlâ yine söyle buyurur:
- Ey Ramazan ne istiyorsun? Ramazan-ı şerif söyle der:
- Allah’ım! Bunları peygamberlerine komşu yapıver. Allahü Teâlâ da:
- Kabul ettim, buyurur Yine Allahü Teala şöyle buyurur:
- Ey Ramazan ayı daha ne istiyorsun? Ramazan-ı şerif ayı der ki:
- Ya rabbi! Sen benim ihtiyaçlarımı giderdin. Fakat onların, Ramazan-ı şerif ayında tuttukları oruçların ve kıldıkları namazların sevapları nerede? Bunun üzerine Allahü Teala onların her birine, cennette kırmızı yakuttan ve yeşil zümrütten yüz bin tane şehir armağan eder, her bir şehirde bin kere bin yani milyon köşk vardır.”
- Bu hadisi şerifte verilen haberler şu ayeti kerime ile de te’yid edilmektedir; “Hiç şüphesiz, sabredenlere ecirleri hesapsız olarak verilecektir.” (Zümer, 39/10) Yani Rabbinin taatına sabredenlere mükâfatları hesapsız olarak verilecektir. Onların sevaplarının haddi hesabı yoktur sayısı belli değildir, ardı arkası kesilmez.”
- Bu hadisin kaynağı var mıdır, varsa sahih midir?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

- Bu bilgiye sahih hadis kaynaklarında rastlayamadık.

- Hem Türkçe hem Arapça internet sitelerinde benzer rivayetlere yer verilmiştir. Fakat hiçbirinde kaynak gösterilmemiştir.

Arapça sitelerde “ruviye” (rivayet edilmiş ki...) şeklinde tamriz (sağlam olmadığına işaret eden bir) kalıbı kullanılmıştır ki işin aslının olmadığını göstermeye kâfidir.

- Araştırmalarımızda vardığımız kanaate göre, -sorudaki şekliyle- böyle bir rivayetin ne aslı ne de astarı vardır… Daha çok "kussas" dediğimiz hikayecilerin söylediği şeyler görünümündedir…

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Kategori:
Okunma sayısı : 1.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun