Senden yarının amellerini istemediğim gibi, sen de benden yarının rızkını isteme, sözü kudsi hadis midir?

Tarih: 22.01.2020 - 13:32 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Allah buyurdu ki: Ey Adem oğlu! Senden yarının amellerini istemediğim gibi, sen de benden yarının rızkını isteme sözü, kudsi hadis midir?
- Hadis ise kaynağı nedir, sahih midir?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Evet, sorudaki ifadenin de içinde bulunduğu uzun bir kudsi hadis, İmam Gazali Hazretlerinin "Kitabu'l-mevaiz" isimli eserinde vardır. (bk. İmam Gazali, Kitabu'l-mevaiz, el-Mevızetü's-sabia ve's-selasün, s. 97)

Ancak bu kudsi hadisin sıhhat derecesi konusunda bir bilgiye ulaşamadık.

İlgili rivayet şöyledir:

يقول الله عز وجل

Allah Teala şöyle buyurur:

 يابن آدم! ضع يدك على صدرك فما أحببته لنفسك فأحبه لغيرك يابن آدم ! جسدك ضعيف ولسانك خفيف وقلبك جبار

Ey Âdemoğlu / İnsanoğlu! Elini göğsüne koy (elini, vicdanına koy) kendin için sevdiğini / istediğini başkası için sev / iste! Cesedin zayıf, lisanın hafif, kalbin cebbardır (zorludur / veya kırıkları onarandır).

يابن آدم ! غايتك الموت فاعمل له قبل أن يأتيك

Ey Âdemoğlu! Son durağın ölümdür. O halde ölüm gelmeden onun (sonrası) için amel işle / hazırlık yap! 

يابن آدم ! لم أخلق عضوا من أعضائك حتى خلقت له رزقا

Ey Âdemoğlu! Senin organlarından hiçbirisini yaratmadım ki, ondan önce rızkını yaratmamış olayım.

 يابن آدم ! لوخلقتك أبكم لتحسرت على البصر ولو خلقتك أصم لتحسرت على السمع فاعرف قدر نعمتي عليك واشكر لي ولا تكفرني فإلي المصير

Ey Âdemoğlu! Eğer seni dilsiz / lal yaratsaydım göz hasretini çekerdin. Eğer seni sağır yaratsaydım kulak hasretini çekerdin. O halde sana verdiğim nimetlerin kadrini bil ve bana şükret! 

يابن آدم! ماقسمته لك فلا تتعب في طلبه وكل ما قسمته لك فهو يطلبك حتى تستوفيه

Ey Âdemoğlu! Senin için (çoktan) taksim edip payını ayırdığım rızkını talep etme yolunda (hırs gösterip) yorulma! Senin nasibin olarak ayırdığım her şey -onu tastamam alıncaya kadar- seni arar bulur.

يابن آدم ! لا تحلف بي كاذبا فمن حلف بي كاذبا ادخلته النار

Ey Âdemoğlu! Yalan yere benim adımla yemin etme! Kim benim yalan yere adımla yemin etse, onu cehenneme koyarım.

يابن آدم ! إذا أكلت رزقي فاتبع طاعتي

Ey Âdemoğlu! Rızkımı yediğin zaman bana itaat etmeyi de unutma! 

يابن آدم ! لا تطالبني برزق غد فإني لا أطالبك بعمل غد

Ey Âdemoğlu! Yarının rızkını  (bugün) benden isteme! Nitekim ben de yarının amelini (bugün) senden istemiyorum.

يابن آدم! لو تركت الدنيا لأحد من عبادي لتركتها على أنبيائي حتى يدعوا عبادي إلى طاعتي وإلى إقامة أمري

Ey Âdemoğlu! Şayet dünyayı kullarımdan birine bıraksaydım, onu peygamberlerime bırakırdım. Ta ki, kullarımı bana itaat etmeye ve emrimi yerine getirmeye davet etsinler.

يابن آدم ! اعمل لنفسك قبل نزول الموت بك ولا تغرنك الخطيئة فإن على آثارها السفر ولا تلهك الحياة وطول الأمل عن التوبة فإنك تندم على تأخيرها حين لا ينفعك الندم

Ey Âdemoğlu! Ölüm sana gelmeden önce kendin için amel / hazırlık yap! Yaptığın hatalar (şu anda görülmediğinden) seni aldatmasın. Zira geride iz bırakırlar. Hayat ve tul-i emel seni tövbe etmekten alıkoymasın. Sonra ertelediğin için -pişmanlığın fayda verdiği bir günde- mutlaka pişman olursun.

يابن آدم ! إذا لم تخرج حقي من المال الذي رزقتك إياه ومنعت منه الفقراء حقوقهم سلط عليك جبار يأخذه منك ولا أثيبك عليه

Ey Âdemoğlu! Eğer sen benim sana rızık olarak verdiğim maldan hakkımı çıkarmazsan, fakirlere haklarını vermezsen, onu zorla elinden alan bir zorba sana musallat edilir ve ben ona mukabil sana bir sevap da vermem. 

يابن آدم ! إن أردت رحمتي فالزم طاعتي وإن خشيت عذابي فاحذر من معصيتي

Ey Âdemoğlu! Rahmetime kavuşmak istiyorsan, bana itaat edeceksin. Azabımdan kurtulmak istiyorsan, bana isyan etmekten sakınacaksın.

يابن آدم ! رضيت منك بالعمل القليل وأنت لا ترضى بالرزق الكثير

Ey Âdemoğlu! Ben az bir amelinle senden razı olduğum halde, sen verdiğim bol rızka da razı değilsin.

يابن آدم ! إذا كسبت المال فاذكر الحساب وإذا جلست على الطعام فاذكر الجائع وإذا دعتك نفسك على القدرة على الضعيف فاذكر قدرة الله عليك ولو شاء لسلطه وإذا نزل بك بلاء فاستعن بلا حول ولا قوة إلا بالله العلي العظيم وإذا مرضت فعالج نفسك بالصدقة وإذا اصابتك مصيبة فقل : إنا لله وإنا إليه راجعون

Ey Âdemoğlu! Mal kazanmaya çalışırken hesabını unutma! Yemeğe oturduğun zaman aç olanları hatırla! Eğer nefsin, gücün yettiği zayıf bir kimseye haksızlık etmeye davet ederse, Allah’ın da sana gücünün yettiğini unutma, o dilediği an kudretini sana musallat edebilir. Eğer başına bir bela gelirse, “La havle ve la kuvvete illâ billâhi’l-aliyyi’l-azîm / İhtiyaçları gideren ve zararları yok eden yalnız yüce ve güçlü olan Allah'tır.” duasından yardım al! Hasta olduğun zaman, sadaka vererek tedavi ol! Bir musibet sana dokunduğu zaman “İnnâ lillâhi ve innâ ileyhi râciûn” de!

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 10.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun