Baykuş ölüm habercisi midir?

Baykuş ölüm habercisi midir?
Tarih: 03.05.2014 - 13:01 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Bir adamın birini öldürdüğü, sonra Allah'ın onu baykuş yaptığı söyleniyor. Bu olay doğru mudur? Kur'an'da var mıdır? Olayı tam hatırlamıyorum ama.
- Bir programda baykuşların uğursuzluğu bir hocaya sorulmuş, o da “Baykuş uğursuz değildir, ölüm Allah’tandır, o sadece habercidir.” demişti. Haberci midir gerçekten?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

- Ölünün baykuş olması, cahiliye dönemine ait bir batıl bir inanıştır. (bk. Şehristanî, s. 654;   Alusî, M. Şükrî, II, 199)

Peygamberimiz (asm) bunun batıl inanç olduğunu bildirmiştir.(bk. Buharî, Tıb 19, 43-45, 54; Müslim, Selâm 102, 107, 110, 114, 116; Davudoğlu, A, Sahih-i Müslim Terecine ve Şerhi, IX, 668)

- Baykuşun ölüm habercisi olduğu anlayışı da batıldır.

- Baykuş, karga, horuz gibi hayvanların seslerini uğursuz saymak düşüncesi İslam’da açıkça reddedilmiştir. Nitekim, Hz. Peygamber (asm) bir hadis-i şerifinde şöyle buyurmuştur:

 "İslâm'da teşa'üm (bir şeyi uğursuz sayma, kötüye yorma) yoktur.” (Buharî, Tıb, 54)

Uğursuzluk bağlamında güvercin, karga, baykuş ve hüdhüd gibi kuşların uçuşundan anlam çıkarma anlayışı çok eski bir geçmişe sahip olup Bâbil ve Mısırlılar gibi Yahudi ve Hristiyanlarda da mevcuttu.

Câhiliye Arapları kuşların yanı sıra bir kısım özellikler taşıyan insanlarla kulağı yarık, boynuzu kırık hayvanları ve bazı sesleri de uğursuz kabul ederlerdi.

Hz. Peygamber (asm) hastalığın kendiliğinden sirayet etmediğini, kuşun uçmasıyla uğursuzluk meydana gelmediğini, safer ayında veya baykuşun ötmesinde uğursuzluk aranamayacağını (Buhârî, Tıb, 54; Müslim, Selâm, 102) bildirmiştir. Ayrıca İslâm’da uğursuzluk anlayışının bulunmadığını, daima iyimser ifadelerin kullanılması gerektiğini (Buhârî, Tıb, 44, 54) söylemiş, kuşun uçuşundan geleceğe yönelik kötü sonuçlar çıkarmanın şirk sayıldığını ısrarla vurgulamıştır. (Ebû Dâvûd, Tıb, 24; Tirmizî, Siyer, 47)

Bir başka rivayette ise, “Uğursuzluk anlayışı yüzünden işinden vazgeçen kimse şirke düşmüş olur.” demiş, bunun kefaretinin ne olduğu sorulduğunda,

“Allah'ım! Senin hayrından başka hayır, senin takdirinden başka takdir ve senden başka ilâh yoktur.”(Müsned, II, 220)

denmesini öğütlemiştir.

Konuyla ilgili rivayetleri değerlendiren İbnü’l-Esîr uğursuzluk telakkisinin şirk sayılmasını, bunu icra edenlerin bazı işlemlerle menfaat sağlayacaklarına ve kendilerine dokunacak zararları gidereceklerine inanmalarına bağlamıştır. (en-Nihâye, III, 152)

Bilgi için tıklayınız:

İslamiyet’den önce Cahiliyye Döneminde âhiret iancı nasıldı?

Halk arasında uğursuzluk meydana getireceğine inanılan zaman, söz, hal ve davranışların aslı var mıdır?

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun