Çekirge denizdeki balığın hapşırığıdır, hadisi sahih midir?

Tarih: 28.01.2016 - 09:34 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Bid'at ehli hocalarca sürekli gündeme getirilip gençleri hadis-i şerifler hakkında yoğun şüpheye sevkeden, hatta çoğunun inkara sürüklenmesine sebep olan, "Çekirge denizdeki balığın hapşırığıdır." [Tirmizi, Et'ime 23, (1824); İbnu Mace, Sayd 9, (3221); Muvatta, Hacc 82, 1, 352] hadisini aklım bir türlü almıyor.
- Bu hadis yanılmıyorsam Muvatta'da da geçiyor. Sitenizde verdiğiniz cevap tatmin edici değil. Uydurmadır gibi bilgiler var, ama bu hadis Muvatta'da da geçiyor. Biz bu eseri sahih biliyoruz.
- Nasıl anlamalıyız, nasıl değerlendirmeliyiz?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Bu hadisi rivayet eden Tirmizi, bizzat rivayetin zayıf olduğunu bildirmiştir.

“Bu hadis gariptir. Bunu sadece bu vecihten (bu senet zinciriyle) biliyoruz. Ravilerden Musa b. Muhammed çok garip ve münker (kabul edilemez) hadisler rivayet eden bir kimsedir. Onun için muhaddisler tarafından eleştirilmiştir.” (Tirmizi, Etime, 23)

şeklindeki değerlendirmesi bunu açık göstergesidir.

- Büyük hadis otoritelerinden Yahya b. Main, ravilerden Musa b. Muhammed için “Hiçbir şey değil / beş para etmez, hadisleri yazılmaz.” derken, Nesai, “münker / kabul edilemez hadisleri rivayet ettiğini” belirtir. Darekutni de “Metruku’l-hadis” yani, alimler tarafından hadisleri terk edilmiştir, der. (bk. İbnu’l-Cevzi, el-Mevduat, 3/14-15).

- İlginçtir, hadis kaynakları derleyen alimler, “el-Mektebetu’ş-Şamile”de bu hadisi zikretmemişlerdir. Oradaki sırası olan “1823” numarayı da yazmamışlardır. Demek ki bu alimler de bunu uydurma gördükleri için buraya almamışlardır. (bk. e’ş-Şamile, Tirmizi, ilgili yer)

İbn Hacer (Fethu’l-Bari, 9/621), bu hadisin zayıf olduğunu söylerken, İbnu’l-Cevzi (el-Mevduat, 3/14-15), bunun uydurma olduğunu bildirmiştir. (bk. el-Munavi, Feyzu’l-Kadir, 3/355)

O halde Tirmizi’den bu hadisin sahihliği için bir delil sunulamaz.

- İbn Mace’deki rivayetin sahih olmadığı bildirilmiştir. Dumeyri, “Bu rivayeti yalnız İbn Mace rivayet etmiş ve Zevaidd’de de buna yer verilmemiştir.” diyerek, rivayetin zayıf olduğuna işret etmiştir. (bk. İbn Mace, h. no: 3221, Fuad Abdulabki’nin taliki)

- el-Muvatta’daki rivayette ise, bu bilgi Hz. Peygamber (asm)'den değil, Kâb el-Ahbar’dan alıntı yapılmıştır. Rivayete göre, Kâb’ın da içinde bulunduğu bazı insanlar Mekke yolunda bir çekirge grubuyla karşılaştılar. Kâb, yanındakilere çekirgeleri yiyebileceklerine dair fetva verdi. Adamlar (Medine’ye geldiklerinde), Hz. Ömer’e vardılar ve konuyu ona anlattılar. Hz. Ömer, Kâb’e: “Böyle bir fetvayı nasıl verdin?” diye sorudu. Kâb: “Çekirgenin deniz avı hayvanlarından olduğunu” söyledi. Hz. Ömer: “Bunu nereden bildiğini” sorunca da; “Ey Müminlerin emiri! Nefsim elinde olan Allah’a yemin ederim ki, çekirge, yılda iki defa hapşıran (denizdeki) balığın hapşırığından başka bir şey değildir.” dedi. (bk. Muvatta, el-İmarat, 1425/2004, h. no: 1824)

Demek ki Muvatta’daki rivayette yalnız Kâb el-Ahbar’ın yorumu söz konusudur. Hz. Peygamber (asm)'den böyle bir rivayet nakledilmemiştir. Kâb ise, Şube gibi bazı büyük hadis alimleri tarafından eleştirilmekle beraber, Yahudi kökenli olması hasebiyle -bir kısım yanlış- eski malumatını da doğru kabul edip, onların İslam kaynaklarına da geçmesine vesile olmuştur.

Dolayısıyla, bu rivayet (şayet sahih kabul edilse bile) İsrailiyattır ve bu bilgi de yanlıştır.

Hülasa: Bütün bu açıklamalardan anlaşılıyor ki, söz konusu bilginin Hz. Peygamber (asm)'den gelmediği hususu, delillerle sabittir...

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Kategori:
Okunma sayısı : 1.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun