Kadınlar sokakta yürüyemez mi?

Tarih: 11.06.2016 - 01:01 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Hz. Peygamber (s.a.s) bir gün camiden çıkarken, erkek ve kadınların birbirine karıştığını görünce, kadınlara seslenerek: "çekilin! Yolun ortasında gitmeye hakkınız yoktur, yolun kenarlarında yürüyün" dedi. Bunun üzerine kadınlar duvara bitişik yürümeye başladılar öyle ki elbiseleri duvara takılıyordu (Ebû Davud, Edeb, 179).
- Bir ateist bunu göstererek kadınlar sokak ortasında yürümeyecek mi diyor. Yani kadınlar sokakta gezemeyecek mi.
- Bu benim kafamı karıştırdı yardım edebilir misiniz?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Bu rivayette, kadının sokağa çıkması ve sokakta yürümesi yasaklanmıyor.

İster sokakta isterse evde veya başka bir yerde olsun, her nerede olursa olsun, Müslüman kadınlar, kendilerine nikah düşen erkeklerin bulunduğu yerlerde, İslama uygun ve Müslüman kadına yakışır tarzda hareket etmeleri gerekir.

Hz. Peygamber (asm) bir gün camiden çıkarken, erkek ve kadınların birbirine karıştığını görünce, kadınlara seslenerek: "Çekilin! Yolun ortasında gitmeye hakkınız yoktur, yolun kenarlarında yürüyün." dedi. Bunun üzerine kadınlar duvara bitişik yürümeye başladılar öyle ki elbiseleri duvara takılıyordu. (Ebû Davud, Edeb, 179)

Ukbe b. Âmir (r.a) der ki: "Hz. Peygamber (asm) 'Sakın (yabancı) kadınların yanına girmeyin.' buyurdular. Ensardan bir adam 'Ya Resulullah! Kocanın akrabaları hakkında ne dersiniz?' diye sorunca Hz. Peygamber (asm) 'Kocanın akrabaları ölümdür (yani onlar daha da tehlikelidir).' buyurdular." (Ahmed b. Hanbel, IV, 149)

Bu rivayetler, birbirine yabancı erkek ve kadınlardan oluşan meclislerin, sohbetlerin, beraber oturup haşir neşir olmanın, İslam'ın ruhu ve karakteriyle bağdaşmadığını göstermektedir. Erkek ve kadınların ibadet yerlerinde dahi birbirine karışmasına müsaade etmeyen bir dinin, onları başka yerlerde, başka meclis ve sohbet mahallerinde gelişigüzel beraber olmalarına, birbiriyle içli dışlı olup ülfet peyda etmelerine müsaade etmesi düşünülemez.

Ancak şu var ki fitneden emin olunduğu yerde ve ihtiyaç durumunda İslam; tesettüre ve kurallara riayet etmek kaydıyla kadının yabancı erkeklere yardım etmesinde ve eve gelen misafir erkeklere hizmet etmesinde bir sakınca görülmeyebilir.

Nitekim ashab-ı kiramdan Ebu Useyd evlenirken düğünde Hz. Peygamber (asm) ve bazı dostlarını davet etmiş, fakat onlar için bir şey hazırlayıp ikram etmemişti. Ancak gelin (eşi) Ümmü Useyd geceden bir taş kabın içinde hurma ıslatmış, Hz. Peygamber yemeğini bitirince bunları sulandırmış (şerbet yapmış) ve Hz. Peygamber (asm) ile misafirlere ikram etmişti. (Buhârî, Nikâh, 77)

Muavviz'in kızı Rubayyi de der ki; "Biz Hz. Peygamber (asm) ile birlikte savaşa çıkardık ve askere hizmet edip onlara su içiriyor ve yaralıları tedavi edip ölüleri (şehitleri) Medine'ye getiriyorduk." (Buhârî, Cihâd, 68)

Her ne olursa olsun erkek kadın münasebetlerinde ihtiyat ve tedbir yolunu takip etmek gerekir. İslâm'ın ruhuna uygun haremlik selamlık gibi güzel geleneklerimiz varken, bir Müslümanın sırf Batı toplumunu taklit edeyim diye Peygamberimiz (asm)'in yolunu ve bu gelenekleri terk etmesi büyük bir vebal ve sorumsuzluktur.

İlave bilgi için tıklayınız:

Kadın erkek birlikteliğinde dikkat edilmesi gereken konular nelerdir?

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun