Darwin taraftarlığı mı, Aristo bağnazlığı mı?

Geçmiş asırlardaki Aristo bağnazlığı yerine, bu asırda Darwin taraftarlığı egemen olmuştur. Aydınlanma Çağı ile birlikte, bütün dünyada bilimsel düşünceye pozitivizmin gölgesinde materyalist felsefe hakimdir. Biyoloji felsefesi, Evrim Teorisi ile bu Çağ’a damgasını vurmuştur. Biyoloji felsefesi sahasındaki düşünce ve değerlendirmeler, Antikçağ’dan sonra yaklaşık iki bin yıl Aristo felsefesinin nüfuz ve gölgesinde kalmıştır. Bu süre içerisinde Aristo felsefesi, farklı görüş ve düşüncelerin değerlendirilmesine imkân vermemiştir.

Çağımızdaki pozitivist felsefe, materyalizme ve pozitivizme dayalı kendi dinini hakim kılma peşindedir. Biyoloji sahasında bunu evrim teorisi ile yapmaktadır. Bunun için Aristo’nun aynı misyonunu, bu asırda evrim teorisine yüklemiştir. Evrim karşıtı her türlü yorum, farklı görüş ve değerlendirme, evrimci düşünceden vize almak zorundadır.

 

Sonuç olarak, şu söylenebilir ki, Antikçağ ve Ortaçağ boyunca fikir âlemini etkisi altına alan Aristo felsefesi, pek çok faydalı görüş ve düşüncenin tartışılmasına ve kabulüne asırlarca engel teşkil etmiştir. Aynı durum şimdi Evrim Teorisi için söz konusudur. Bu  teori taraftarları, her türlü farklı düşünce ve yoruma kapalıdırlar. Evrimin alternatifi görüşlere asla müsaade etmemektedirler.

Bu handikabın aşılabilmesi, her türlü düşünce ve bilimsel verilerin serbest düşünce ortamında değerlendirilmesi ve farklı açılımların olması, evrimci nüfuzun bilim âleminde devre dışı bırakılması ve pozitivist düşüncenin sorgulanmasıyla mümkün olabilecektir.

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Okunma sayısı : 100+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun