"Müminin kalbinde korku ile ümit varsa, Allah Teâlâ da ona umduğunu verir, korktuğundan da emin eder." Bu hadisi sahih bir hadis midir; nasıl anlamalıyız?
Değerli kardeşimiz,
Hadisin tamamı şöyledir: Hz. Enes anlatıyor:
“ Hz. Peygamber (a.s.m), ölüm döşeğinde olan bir genci ziyaret etti ve ona “Kendini nasıl buluyorsun?” diye sordu. O da “Ey Allah’ın Resulü! Vallahi, ben Allah’ın rahmetini ümit ediyorum, ama günahlarımdan da korkuyorum.” diye cevap verdi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (a.s.m), "Böyle bir konumda olan bir kulun kalbinde bu iki husus birlikte yer almışsa, muhakkak ki Allah, ona ümit ettiği şeyi verir, korktuğu şeyden de emin kılar.” buyurdu.”(Tirmizî, cenaiz, 11; İbn Mace, Zühd, 31).
Bilindiği üzere, İslam’da akıbet çok önemlidir. Son anlar, son nefesler imanla kabre girmek için büyük önem arzeder. Bu son nefeslerin alınıp verildiği bir sırada, bir kimse, İslam’ın -Allah’la olan gönül bağı açısından- ön gördüğü korku-ümit dengesi oldukça önemlidir. Çünkü, İslam’da Allah’ın azabından emin olmak da, rahmetinden ümit kesmek de, kişiyi doğru yoldan ayıran, imanla bağdaşmayan bir düşüncedir.
Hayatı boyunca, gerek düşünce planında, gerek amelî planda bu dengeyi sağlamış olan insanlar -yüzde doksan dokuz ihtimalle- ölüm döşeğindeyken de bu dengeyi devam ettirirler. Çünkü, “İnsan Allah ile olan münasebetinde, hayatında nasıl bir çizgi takip eder, nasıl yaşarsa, öyle ölür ve nasıl ölürse, öyle kalkar.” İşte, hadis-i şerifte, bu hakikate işaret edilmiştir.
İlave bilgi için tıklayınız:
- Korku ve ümit arasında olmak hakkında bilgi verir misiniz?
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Kafir ölmekten aşırı korkuyorum, nasıl kurtulurum?
- "Eğer Allah'ı hakkıyla tanısaydınız, duanızla dağlar yerinden oynardı." hadisini açıklar mısınız?
- Müminin kalbinde korku ile ümit varsa, Allahü teâlâ da ona umduğunu verir, korktuğundan da emin eder) buyurdu. (Tirmizi) hadisi sahih bir hadis midir?
- "Mümin, Allah katındaki azabı bilseydi, cennetten ümidini keserdi. Eğer kâfir, Allah'ın rahmetini bilseydi, cennetten ümidini kesmezdi." anlamında hadis var mıdır, varsa nasıl anlamalıyız?
- "Ben kulumun zannı üzereyim. Beni nasıl tanırsa öyle muâmele ederim." kudsi hadisini açıklar mısınız ve Allah'a hüsnüzan beslemek, havf ve reca ortasında bulunmak hakkında bilgi verir misiniz?..
- Korkularımız imtihan vesilesi olur mu?
- "İnsanlar helak oldu, alimler müstesna..." hadisi nasıl anlamalıyız?
- "Sizin size olan merhametiniz, Allah’ın size olan merhametinin yanında denizde damladır." sözü hadis midir; hadis ise nasıl anlamak gerekir?
- Ölümü seven, tebessümle karşılayan, bu dünya darlığından kurtulma, cennete kavuşma vesilesi ve terhis tezkeresi gibi gören kişi-haşa- cennete gideceğinden emin olduğundan mı böyle yapıyor?
- Ömrünü imanlı olarak geçirip, son anda kafir olarak ölenin cehenneme, bir kafirin yetmiş sene imansız yaşayıp son günlerinde iman edip cennete girmesi nasıl açıklanabilir?