Zülkarneyn’in kurduğu sed ile Büyük İskender’in kurduğu seddin benzerliği nasıl açıklanabilir?

Tarih: 04.05.2013 - 04:40 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Bir sitede tarihçi josephus yazıtlarında iskitlerin Magog / Mecüc olduklarını söylediği İskitler'in Medleri yağmalamak amacıyla Büyük İskender'in "demir bir kapı" ile kapattığı bir geçitten geçme planlarını anlatıyor. Bazıları buna dayanarak Kehf süresinde Zülkarneyn'in Büyük İskender olduğunu, fakat Büyük İskender'in Kuran-ı Kerim’deki kriterleri karşılamadığını ve bu efsanelerin Kur'an-ı Kerim’e girdiğini iddia ediyorlar.

- Açıklayabilir misiniz, bu kadar benzerlik olabilir mi; neden her ikisinde demir kapı var?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

- Önce  şunu belirtelim ki, kirli bilgilerle her tarafı mülevves olduğu kabul edilen internetin, bir sitede doğruluğu ispatlanmaya muhtaç bir hikayeyi görür görmez, hiçbir tereddüt göstermeden iman etmek / doğruluğuna inanmak, gerçekten çok tuhaftır. Aynı toleransı Allah’ın olduğunu gösteren binlerce delil ile desteklenmiş olan Kur’an için bile gösteremiyoruz.

- İkincisi, bazı tefsirlerde Zülkarneyn’in Büyük İskender olduğunu söyleyenler var ise de muhakkik alimler tarafından bu yorum kabul görmemiştir. Bunlardan asrımızın en büyük İslam alimlerinden Bediüzzaman’ın görüşü şöyledir:

“Ehl-i tahkikin beyanına göre, hem Zülkarneyn ünvanının işaretiyle, Yemen padişahlarından Zülyezen gibi "zü" kelimesiyle başlayan isimleri bulunduğundan bu Zülkarneyn, İskender-i Rumî değildir. Belki Yemen padişahlarından birisidir ki, Hazret-i İbrahim'in zamanında bulunmuş ve Hazret-i Hızır'dan ders almış."

"İskender-i Rumî ise, miladdan takriben üç yüz sene evvel gelmiş, Aristo'dan ders almış. Tarih-i beşerî, muntazam surette üç bin seneye kadar gidiyor."

"Bu nâkıs ve kısa tarih nazarı, Hazret-i İbrahim'in zamanından evvel doğru olarak hükmedemiyor. Ya hurafevari ya münkirane ya gayet muhtasar gidiyor.” (Lem'alar, s.108)

- Sorudaki “bu kadar benzerlik olabilir mi?” şeklindeki soruya cevabımız, yine Bediüzzaman Hazretlerinden olacaktır. Özetle takdim ediyoruz:

"Yemen padişahlarından olan Zülkarneyn’in, tefsirlerde eskiden beri İskender adıyla şöhret bulmasının iki sebebi vardır:  

"Birincisi: Bu Yemen padişahlarından olan ve Çin Seddini inşa eden Zülkarneyn'in bir ismi de İskender olabilir. Bunu için  tefsirlerde İskender olarak anılmıştır. Ancak bu şahıs milattan önce 336-323 yılları arasında Makedonya kralı olarak ün salmış Yunanlı İskender-i Rumi değil, ondan çok önce yaşamış Yemenli İskender-i Kebirdir, Eski İskender'dir."

"İkincisi: Yani tefsirlerde Zülkarneyn için İskender isminin kullanılmasının ikinci sebebi şudur: Kur’an’ın ayetlerinde zikredilen hususi bazı olaylar, tarihte cereyan etmiş değişik olayların bir ipucudur. Kur’an hususi bir olaydan söz ederken benzer olaylara da dikkat çeker. Zaten tarihin tekerrürü de budur."

"Buna göre, Zülkarneyn olan Yemen padişahlarından olan İskender-i Kebir'in nübüvvetkârane irşadatıyla (Hz. İbrahim gibi bir peygamberden aldığı nebevi derslerle) zalim kavimler ile mazlum milletler arasında -gaddarların saldırılarına engel olacak şekilde- meşhur Çin seddini inşa ettiği gibi; İskender-i Rumî gibi birçok cihangirler ve kuvvetli padişahlar da bu Zulkarneyn olan İskender-i Kebiri taklit etmiş, onlar da mazlum milletleri zalimlerin şerrinden korumak için yeryüzünün değişik bölgelerinde dağ gibi büyük kaleler yapmışlardır."

"Hatta,  bu gibi -maddi sahada güçlü olan- padişahlar ve cihangir krallar gibi, insanlık âleminin manevi  padişahları ve sultanları olan bir kısım enbiya ve bazı aktab dahi manevî ve irşadî cihetinde o Zülkarneyn'in yolunu takip ederek, mazlumları zalimlerden kurtaracak çarelerin mühimlerinden olan dağlar ortalarında sedleri, sonra dağlar başlarında kaleleri kurmuşlar. Bunları ya bizzât maddî kuvvetleriyle veyahut irşad ve tedbirleriyle tesis etmişler." (Lem’alar, 108-109)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun